GÜNCEL
ARAMA MOTORU

Web'de Ara Site içinde Ara
 
Forum sözleşmesi


E-posta: Şifre: Şifre Hatırlat | Üye Ol

KONUYU AÇAN: kivanc 85.18.14.30***
16.06.2008 14:31:11
Konu: 15 temmuz bağlarbaşı buluşması hk.
arkadaşlar hepinize merhaba,
sizlere italyadan yazıyorum. bu yaz süryani göçü üzerine bir belgesel çekeceğiz. bir kısmı da mardinde olacak.. midyatta da çekimlerimiz olacak. başlama noktamız ise 15 temmuz 2008 salı günü midyatın bağlarbaşı (arnas) köyünde gerçekleşecek olan süryani buluşması. bu buluşmaya yurtdışından bir çok süryani dostumuz katılacak.

size yazmamın sebebi bu buluşmayla ilgili herhangi bir bilginiz olup olmadığıyla ilgili. zira henüz bu buluşmanın olacağını teyit ettirmiş değilim. içinizde bu buluşmaya katılacak akrabası olan varsa bana ulaşmasını rica ediyorum. çünkü biz de planlarımızı ona göre yapmaktayız..

mail adresim kivancsezer3@yahoo.com bu adresten de bana ulaşabilirsiniz.

şimdilik bu kadar

sevgiyle

kıvanç sezer
bologna/italya
 
Kimden: Özcan  195.87.69.1***
16.06.2008 16:26:45
Cevap: 15 temmuz bağlarbaşı buluşması hk.

Kıvanç Bey merhabalar,

Avrupa nın dört bir tarafına dağılmış pek çokları gibi Arnas lılar da bu kaderi paylaşıyorlar. Arnas taki kilisenin restorasyonu ertesindeki ilk buluşmaları ile ilgili haberi okuduğumda orada olmayı çok istediğimi hissetmiştim. Porjenizde başarılar diliyor, Arnas taki buluşmanın bende hissettirdikleri ile ilgili yazımı bu fırsatla tekrar paylaşmak istiyorum.

Saygılarımla;
Özcan

Yıllar Sonra Aynı Yerde

Midyat’ta gerçekleştirilen I. Uluslararası Süryani Sempozyumu çerçevesinde , akademisyenler, yurt dışından katılım gösteren Süryaniler ve yöre halkı ile birlikte çeşitli etkinlikler düzenlendi. Bölgedeki hareketlilik ve yarınlara umutla bakma algısı , toprağından uzak kalmış Süryaniler ve bu tarihi coğrafyanın eski halini özlemleyenler için oldukça anlamlıydı. Döneminde, Doğu ile Batı arasında kültürel köprü işlevini gerçekleştirmiş bu kültürün bireyleri, şimdi de Batı’daki yaşamları ile ait olduklarını hissettikleri topraklar arasında köprüler kurma dileğindeler. Haliç’e balık gelmesi misali yeniden nefes alacak mecralar yaratma gayreti , hayalperestlikten ziyade kimliğini ve geldiği yeri, köklerini unutmama arzusuyla şekilleniyor. Kültürün dinamik bir varlık olması bağlamında , diasporada yaşayan Süryaniler’le Türkiye’de yaşayanlar arasında değişimin izleri görülse de ,temel kültür kodlarınının korunması konusunda çeşitli girişimlerde bulunuluyor.

Bu sembolik girişimlerden biri de Midyat’ın Bağlarbaşı (Arnas) Köyü’nden 80’li yılların ortalarına doğru göç etmiş Süryaniler’dendi. Aziz Mor Kuryakos’ın adına ithaf edilmiş 1,400 yıllık tarihi kilisenin restorasyonu elbirliği ile yaptırılmış ve Mor Kuryakos’un ölüm yıldönümü olan her 15 Temmuz’da, köyün ziyaret edilmesi konusunda sözleşilmiş.*

Konuyla ilgili haber, basında ‘’Yıllar Sonra Aynı Kilisede’’ olarak yer almıştı. ‘’Yıllar sonra’’yla başlayan cümleler genelde özlemi duy****ların hikayelerinde geçer; uzak kaldığı sevdiğini yıllar sonra görenlerin hissettikleri aktarılır. Burada da doğup büyüdükleri sevgili memleketlerine, çeyrek asır sonra kavuşanların hikayelerine tanık oluyoruz . Köylerine, hala var olduklarını, onu sahiplendiklerini vurgulamak için Avrupa’dan gelmişler. Gerek siyasi gerek ekonomik nedenlerle yurtlarından göç edip sağa sola savr**** Süryani nüfusu , sarı sıcak bir coğrafyadan sonra steril, cilalı mı cilalı o Avrupa kentlerinde yaşamaya kimbilir kaç yıl sonra adapte olabilmiştir ya da hala olamamıştır?.


Dünya nın en gelişmiş 5 ülkesini sıralıyor gazeteler, Norveç, İsveç, Finlandiya, Hollanda ,Kanada. Zamanında kendilerini kurtaracak korunaklı mekanlar bulmuşlar ,ileriyi görebilmişler de o büyük büyük ülkelerde o küçük taş evlerini özler olmuşlar. Şimdi onlar, yüzbinlerle ifade edilen koloni hayatlar yaşayıp çevreledikleri şehirlerin havasını teneffüs ederken, Türkiye’dekiler on beş binlik dağınık bir nüfusla kimliğini, kültürünü koruma noktasında.

Azlık-çokluk düzleminden varlık-yokluk düzlemine çekilen bu yüzyılın kimlik geriliminde, oradakiler de buradakiler kadar düşünceliler. Hüzün ve sevinçlerin harmanlandığı bu yüreklerde kimi zaman Murathan Mungan ın , Dönmek, mümkün mü artık dönmek / Onca yollardan sonra, yeniden yollara düşmek?/ Neresi sıla bize, neresi gurbet dizeleri gelir akla; kimi zaman da isyankar bir zılgıt sesi yükselir, süryanice ezgilerde dindirilir kaygılar, halaylarda çoşulur.

Ve Arnas köyünün evlatları, umuda yolculuklarında her Temmuz ayının 15 inde restore ettikleri kiliseye gelecekler Avrupa nın dört bir tarafından. Hikaye üstüne hikaye dökülecek suskun dillerden. Yıllar sonra hayat yorgunluğundan sıyrılıp, kabuğunu çatlatıp suya koşan kaplumbağa yavrusunun heyecanıyla memleketine koşanları mı?, eş dostunun neler yaptığını nerelerde yaşadığını bulmak isteyenleri mi ?, küçükken gönül verilen güzelin şimdi çoluk çoçuğa karışmış halini , canlanan anıların heyecanla anlatılışlarını mı ?, masumiyetlerini uzak düştükleri ağaçlarının altında tütsüleyenleri mi görürsünüz? , çocuksu gözlerde bümbüyük duran kilisenin aslında ne kadar küçük olduğunu mu ?, en güzel yılların yaşandığı toprakların o çoraklığında, sert taşlar arasında bırakılan hayal gücünün , şimdinin en fiyakalı modern şehirlerinde insanı nasıl da yalnız bıraktığını mı düşünürsünüz ?. Yıllar sonra akrabalarının ne çok olduğunu ve hiç de az olmadığının sevincini paylaşanları mı? .

Tüm bu gel-gitler içinde yaşanan gerçeklik ve doğup büyünen yere bağlılık bilincine saygı duymak gerekiyor. Kök vermeyen üzüm bağlarını ve Arnas ’ın evlatlarının umutlarını yeşertmek adına, geçmişle atılan köprülerin tekrar kurulması yolunda her türlü çabanın filiz vermesini arzuluyor ve bu zengin kültüre sahip çıkılması gerektiğine inanıyoruz; zira medeniyetlerin beşiği olan ve susuz toprak misali kimsesiz köyleri hak etmeyen bu coğrafya hepimizin.

*http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=122406

http://www.suryaniler.com/konuk-yazarlar.asp?id=308
 
Kimden: Arnas  195.87.69.1***
16.06.2008 17:17:27
Cevap: Arnas Köylüleri
Arnas yaklaşık 560 yıl önce sadece Süryanilerin yaşadığı ( Süryanilere ait ) bir yerleşim alanıydı. Civar köylerdeki bazı Müslüman ailelerin baskılarından rahatsız olan Arnas lı Süryaniler Mire BOTA dan kendilerine yapılan bu baskıların sonlandırılması konusunda yardımcı olmasını isterler. Mire BOTA, Arnas lı Müslümanların atası olan KOÇEK i Süryanileri kollaması için Cizre ye bağlı Derhave köyünden Arnas a gönderir. Arnaslı Süryaniler KOÇEK i Arnas-Mizizex yolu üzerinde Arnastan 3 km mesafede ve şu an kalıntıları duran ve Xerabe Koçek olarak adlandırılan yere yerleştirirler. KOÇEK in çocukları olunca yaşadığı yer dar gelmeye başlıyor ve KOÇEK Arnas a yerleşiyor KOÇEK in; Temir, Hamêd, Şemê, Âlo, Çomerkâ ve Îsko adlı oğulları şimdiki Arnas aile yapılanmasının temelini oluşturuyorlar. Bu aileler dışında; Hîzolê ailesi Selhê den, Cerdo ailesi Îlozê den, Hêsen ê Êyşan ê Hîzûve den Arnas a gelmişlerdir. Köye 1952 yılında ilkokul, 1970 yılında sağlık ocağı yapılmış. 1966-1969 yıllarındaki artezyen kuyusu açma çalışmaları sonucunda yerin 125 m derinliğinden su çıkartılmış.Sonraki yıllarda suyun biriktirileceği bir depo yapılmıştır. Köye 1985 yılında elektrik,1988 yılında telefon geldi. 1994 köy imamı Mela Abdulvahap ın öldürülmesinden sonra köy güvenlik güçlerince boşaltıldı. Boşaltılmadan yaklaşık 6 ay sonra 30 hanelik bir grup köye geri gelerek yerleşti. 2000 yılı itibari ile köyde yaklaşık 30 hane yaş***** sürdürmektedir
 
Kimden: kivanc  85.18.14.30***
16.06.2008 20:43:27
Cevap: 15 temmuz bağlarbaşı buluşması hk.
merhabalar,

sayın özcan, bu buluşmayı filme alma fikri de sizin yazınızı okuduktan sonra aklıma gelmişti. zira belgeselimiz için buradaki insanlarla tanışmak ve onların hissettiklerini aktarmalarına fırsat vermek önemli bir nokta. bu talihli tesadüf için de size teşekkür ederim tekrar.

arnasla ilgili bilgiler için de arkadaşıma teşekkür ediyorum. bunun dışında köyün tarihiyle ilgili bilgilere nereden ulaşabilirim acaba?

sevgiler
 
Kimden: Ozcan  195.174.102***
16.06.2008 21:55:40
Cevap: 15 temmuz bağlarbaşı buluşması hk.
Kivanc bey tekrar merhabalar, belgeseli tasarlarken yazima ilgi gostermenizden oturu tesekkur ederim. Umarim arnas in evlatlari koklerini unutmazlar. 15 Temmuz la ilgili bir bilgilenmemiz olursa size hemen ulasiriz. Asagidaki Arnasla ilgili linki eger daha once gormediyseniz yardimci olabilir. Ayrica dagici (harapmiske) gibi gozden uzak yerlerde bile bu geriye donuslerin izlerini bulabilirsiniz. Geriye donuslerle ilgili bildigim kadariyla kucuk dernekler kuruluyor avrupada,onlar uzerinden bir ilerleme kaydedilebilir. Size imkanimiz olcusunde yardimci olacagiz. Bu platform araciligiyla da umarim kazanimlar elde edersiniz. Kolay gelsin
Sevgiler,


http://www.arnas.8k.com/
 
Kimden: kivanc  85.18.14.30***
17.06.2008 00:39:43
Cevap: 15 temmuz bağlarbaşı buluşması hk.
o siteye göz atmıştım ama banner ların çokluğundan pek fazla bir şey anlaşılmıyor ne yazık ki. yine de sağolun.

özcan bey diğer konularda ise her türlü yardıma açığız. özellikle yöreyi tanıyan ve insanını bilen gözlere. o yüzden bu konuda kapınızı çalabiliriz. siz de lütfen herhangi bir konuda bizimle temasa geçmeye çekinmeyin.

halkların kardeşliğinin yalnızca sözlerde kalmadığı bir türkiye umuduyla..

sevgi ve dostlukla..
 
Kimden: Abdurrahman  88.231.199.***
23.06.2008 21:35:18
Cevap: 15 temmuz bağlarbaşı buluşması hk.
Arnas Köylüleri konulu yazısı için Arnas isimli sayın üyeye cevap.Sayın Arnasa verdiği bilgiler için öncelikle teşekkür ediyorum.Fakat bazı bilgilerin düzeltilmesi gerektiğini düşünüyorum.Arnas tarihini şu şekilde belirtebiliriz:arnas 1536 yılında osmanlı arşivlerine girdiğinde 999 nüfuslu hristiyan köyüydü.Hristiyanlar çevredeki müslümanlardan korunmak için Mire Botadan yardım istediler.Mire Bota kendi yeğeni olan koçak arnasa gönderildi.arnas ve mizizah arasındaki Hırbe Koçak e yerleşti.Daha sonra hristiyanlar Koçak i Arnasa yerleştirildiler.Koçak ın Şero,İsa,İbrahim,Mahmut adında 4 tane oğlu vardı.Şero nun Hamat,İbrahimin temır ve Ali,İsanın Ate,İsmail ve Hasan adında oğulları vardı.daha sonra Şame dul bi kadındı köye yerleşti.Alo köye nalbent olarak geldi ve köye yerleşti.İsko mahkum olduğu için köye geldi ve yerleşti.Amare mahmude dedesi Masare köyünden geldi,Hasane Ayşane Hizuve köyünden geldi.Sıloye Cardo İloz dan geldi.Hısole Salhe köyünden geldi.Koçak köye geldikten sonra köy ve aşiretin yönetimi Hamat ve Tamır ağalığında kaldı.Arnas aşireti Salhe köyü, Bahte köyü ,Erde köyü ve Bilkenbe köylerinden ibarettir
 
CEVAP YAZ - Onaylı Üyelik Gerektirir
isim:
konu:
cevap:
   

   


© Copyright 2008 www.suryaniler.com
tasarım: Web Tasarım