GÜNCEL
ARAMA MOTORU

Web'de Ara Site içinde Ara
 
Forum sözleşmesi


E-posta: Şifre: Şifre Hatırlat | Üye Ol

KONUYU AÇAN: Esra 80.227.127.***
17.11.2009 08:13:59
Konu: CAM AGACI



"Türklerin Orta Asya’dan göç etmeden önce ve tek tanrılı dinlere geçmelerinde önceki inançlarına göre, yerin
göbeği sayılan yeryüzünün tam ortasında bir "akçam ağacı" bulunuyor. Bu ağacın tepesi de gökyüzünde oturan tanrı
Ülgen in sarayına kadar uzuyor ve buna "hayat ağacı" diyorlar. bu ağacı, motif olarak bizim bütün halı, kilim ve
işlemelerimizde bulabiliriz. Ülgen, insanların koruyucusu; sakallı ve kaftan giymiş olarak sarayında oturuyor ve
geceyi, gündüzü, güneşi yönetiyor. Türklerde güneş çok önemli. İnançlarına göre, gecelerin kısalıp gündüzlerin
uzamaya başladığı 22 Aralık ta gece, gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra da gün, geceyi yenerek zafer
kazanıyor. Bu, güneşin yeniden doğuşu; bir "yeni doğum" olarak algılanıyor Türklerde. Bayramın adı "nardugan".
"nar=güneş", "tugan/dugan" da "doğan". Astronomik olarak o günden itibaren geceler kısalmaya, günler uzamaya
başlıyor. İşte bu güneşin zaferini ve yeniden doğuşunu Türkler, büyük şenliklerle "akçam ağacı" altında
kutluyorlar. Güneşi geri verdi, diye Ülgen e dualar ediyorlar. Duaları tanrıya gitsin, diye ağacın altına
hediyeler koyuyorlar; dallarına bantlar bağlayarak o yıl için dilekler diliyorlar tanrıdan. İnanca göre, bu
dilekler muhakkak yerine geliyormuş. Bu bayram için evler temizleniyor ve güzel giysiler giyiliyor; ağacın
etrafında şarkılar söylenip oyunlar oynanıyor. Yaşlılar, büyükbabalar ve nineler ziyaret ediliyor; aileler bir
araya gelerek birlikte yiyip içiyorlar (Yedikleri, yaş ve kuru meyveler yanında, özel bir yemek ve bir tür de
şekerleme). Bayram, aile ve dostlar bir araya gelerek kutlanırsa ömrün çoğalacağına, uğur geleceğine
inanıyorlar. Yazılana göre, "akçam ağacı" sadece Orta Asya da yetişiyormuş. Mesela, Filistin de bu ağacı
bilmezlermiş. O yüzden, bu olay Türklerden Hıristiyanlara geçmiştir; Hıristiyanlar, Hunların Avrupa ya
gelişlerinden sonra onlardan görerek almışlardır bu töreni, deniyor. İsa nın doğumu ile hiç ilgisi yok! Doğum,
güneşin yeniden doğuşu.
İsa evrenin nuru olarak algılanır ve bu olayın pagan halklardan alınıp İsa ya yakıştırıldığı yazılıyor.
İnternet te yazıldığına göre, imparator Konstantin (324-337) zamanında İznik te toplanan ilk Ekümenik konsülde,
22 Aralık ta güneşin doğumu için yapılan bu "pagan bayramı" İsa nın doğumu olarak 24 Aralık a alınıyor ve buna
da " Noel bayramı" deniyor (Batı kilisesi, 25 Aralık ta kutluyorlar) . Çam süsleme ise, ilk olarak 1605 te
Almanya da görülüyor ve oradan Fransa ya geçiyor."

Sümerolog, Dr. Muazzez İlmiye Çığ
 
CEVAP YAZ - Onaylı Üyelik Gerektirir
isim:
konu:
cevap:
   

   


© Copyright 2008 www.suryaniler.com
tasarım: Web Tasarım