TURABDIN BÖLGEMIZIN VE AVRUPADEKI MILLETIMIZIN BÜGÜNKÜ DURUMU
SAYGIDEGER SURYANI HALKI VE SEVGILI EVLATLARI
Turabdin bölgemizin, il ilçe ve köylerin 90 nini çok kereler ziyarettim neticesinde kendim şahsi gördüklerim ve bu hususta düş ündüklerimi ve bölgemizin durumunu size aktarmak istiyorum.
Bu son 30 yıl icerisinde, baba ve atalarımızın topraklarında, Süryani lerin yaşam tarzları çok zor durumlara uğramış tır. Başlangıçta avrupa kapıları açıldığı zaman, halkımız arkasına bakmadan avrupa refahlığını ve rahatlığını ivedeli bir şekilde seçmi şlerdir. Süryani lerin anavatanlarını terketmelerinin diyer bir sebebide, kürt lerle türk ler arasindaki vuku bulan savaştır.
Süryaniler, asırlardır Arap, Pers, Kürt ve Türkler tarafından katedildiler, topraklarını ellerinden aldilar ve bunlarin en fecisi seyfo dedigimiz soykırımına uğramışlardır. Bu katliamlar akibetinde, bir çok Süryani kent leri, kazalari ve köyleri çok kereler tarihten silindiği halde yinede 30 yıl önceye bakarsak Süryani şehirleri kazaları ve köyleri mevcuttu, Süryaniler bu topraklarda nüfüs çoğunuyla yaşiyorlardı, o günleri bir çoğumuzun hatırındadır. Bilhasa turabdin bazı bölgelerinde yanlız Süryaniler yaşıyordu.
Atalarımız; topraklarını, meskenlerini tarihi eserlerini kültür ve kiliselerini korumak için her zaman savaştılar ve bunları yaparken çok iş kence ve yokluklara maruz kaldılar, kanlarını bu topraklar için döktüler, kesildiler. Milletimizin yaşadığı bu sava ş ve katliamlar, her zaman Süryani kimliğiile mucadele ettiler ve Süryani ismiyle topraklarında yaşadılar ve gururla bu isim altında yaşayabildiler.
Atalarımız Süryani evlatlarına miras olarak bıraktıkları toprakları, evleri, kiliseleri, ve tarihi eserlerini son 30 yıl içerisinde milletimizin, rantcılar ve çoğu siyasi geçinen kişiler tarafindan bizim tarihi kutsal turabdinin çoğunu sattilar ve terkettiler. Böylece bütün bu varlıklarını gayri milletlere ve hazinenin elline geçmesini sağlamışlardir. Avrupada isim ve kimlik için mucadele yapan bizim siyaset doktorları; Mardin, Midayat, Hazak ta ve bütün turabdinde, bir de Kamişli, Derik ve bütün Cezire de ayni kişiler, gayri millete sattıkları, terk ettikleri arsaları ve tarihi evlerinden bazilarinda, içinde gayri millettin kültürüne ve ibadet yerine çevrildi. Bazıları yanlız arsalarını ve evlerini satmakla kalmamış, diyer taş ınmaz mallarını durmadan satmakta veya satmıştır.
Bildiğim kadar, 30 yıl içinde milletimiz ve lider veya baş olarak geçinen zatlarımızın 90 nı turabdini ve kendi köyünü görmedigi gibi alakalarınıda bu kutsal topraklardan kestiklerini söyleyebilirim. Tamamen boşanan köyler ve kazalar Karboran gibi çok yerleri, sahipleri tarafından sattıldılar ve alakalarını bu topraklardan kestiler. Bu şekilde Süryani evlatlarının geleceği için vatanımızda hiç bir şey bırakmadılar. Turabdin de Sahipsiz kalan ev arsalarını, yıkılan tarihi eserler ve kiliselerini unutmakla kalmayıp, avrupa da yaptıkları dernek ve kiliselerin adlarını da turabdin ki kedislerimizin veya azizlerimizin adlarını vermişlerdir. Bakımsızlıktan ehemiyetkisizlikten yıkılan kedislerimizin yaşadıkları tarihi binalarını ve kutsal ibadet yerlerini hiç kiymetini düşünmemiş lerdir. Bu kişiler, soruyorum hangi kadislere veya milletlere inanıyorlar? Süryaniliği veya kültür tarihini çocuklarımıza böylemi öğretteceğiz. Siyasetcilerimiz ve ruhanilerimiz, turabdine önem vermeden böylemi devam edecekler? Avrupada Süryaniliği ve kültürümüzü daha ne kadar yaşatta biliriz?
Basında, televizyonlarda, radyolarda ve gazetelerde kendilerini Süryanilerin baş veya temsilçilerini gösteren bu kişiler, çoğunlukta sadece ş ahsi çıkarlarını ve geçinebilmek için maaşlariyle çalışmalarına devam ediyorlar. Avrupada felsefevi bir şekilde politikalarını yürüten zatlar, televizyon, internet ve gazetelerde kimliğimizden, tarihimizden, kültürümüzden ve görmedikleri coğrafyamızdan konuşma cesaretini göstermektedirler. Bu kişiler kendilerini Süryanilerin en milliyetçi ve illeri gelenleri saymaktadır. Soruyorum, acaba bu kişilerin hedef veya amaçları nedir? Bunlar turabdin deki tarihi evlerini satanların başında kiş iler degillermi? Avrupa da yaptıkları mücadele ve siyasetlerle, sattıklari evlerini ve terkettikleri topraklarını geri mi almak istiyorlar? Yoksa niyetleri çevrelerini ve ticaret çikarlarını genişletmek mi? Bu zatlarımı bekliyeceğiz bunlarmı halkımızı aydınlatacaklar? Her şeyden önce bu ki şilerin turabdin deki kimliklerine bakalım göreceksiniz ki toprağini terk eden ve evlerini sattan, lider gecinen bu zatların olduğunu anlıyacaksınız.
Baş olarak geçinen bu kişiler; arami, asuri, kaldeni ve diyer isimler altında birbirleriyle mücadele etmekte ve zamanlarını boş yere kayıp etmektedir. Bunlar; geldikleri topraklarını hiç tanımıyorlar ve hatırlamıyorlar, birlik ve beraber olmamız için birbirlerini suçluyorlar. Gayri milletlerden eğittim, kurs ve beyin yıkamalarına ugradıktan sonra ekseriyetle o milletlere asimila oluyorlar ve bu şekilde o milletlerin bayrak ve kimliğini kullanıyorlar, turabdin de yaşanan acıklı durum ve problerimizden hiç haberleri yoktur, ne oluyor ne olmıyor veya neyimiz kaldı neyimiz kalmadı hiç bilmeden görmeden ve demokratik bir şekilde seçilmeden bu zattlar kendilerini Süryanilerin en üstün siyasetçileri gösteriyorlar. şimdi soruyorum acaba bu ki şiler, Süryaniligin ne demek oldugunu biliyorlarmı? bu rantçı politicacılar, tarihlerini, kültür ve isimlerini başka milletlere sattılar. Onların bayraklarını hiç utanmadan taşıdılar. Görüluyorki bunlar yüzünden Süryanilerin en vahim ve acıklı devrini bizlere yaşattiklarını söylliyebilirim ki son 30 seneler içinde yaptiklarını tarihimizin acı ve en üzücü sahifelerine yazılacaktır.
Avrupa da milletimizin ve derneklerimizin çoğu, belediyelere gidip ş ahsi yardım ve zayıf durumları için, yardım dairelere fakir fukaralar gibi dilencilik yapıp ellerini açmaktadır. Bu şekilde kendi işlerini yürümekte ve ona göre siyasetlerini devam etmektedir. Halkımızın 50 si yardım dairelerden fakirler gibi besleniyor. Aynı şekilde din adamlarımız ve abraş iyalarda siyasetti birbire kariştirarak, başka kiliselerden maa şları ve idarelerini temini için çalışıyorlar. Soruyorum Avrupa da Süryani ler ne zamana kadar böyle zavalı kalacaktır? (Bilinsinki öz topraklarımız da her şeyimiz vardı ve böyle zavalı değildik)
Görülüyorki, bu 30 seneden bu yana vatanımızda Süryani varlikların satış ı kültürümüzün silinmesi, cahil ve vahşi bir şekilde, çoğu hep Süryani milleti tarafindan olduğunu delillerle gösteriyor ve ispat ediyor. Ancak en büyük suç, kalabalık büyük ailelerden, dernek, federasyon ve abraşiyelerden (bu kurulu şlar demokratik bir şekilde kurulmamı ştır) geldiğini ve bunlar görevlerini suistimal ederek tarihimizin yok olmasına ve silinmesine sebeb olmuşlardır.
Avrupa daki ruhani din adamlarımıza gelince, bunlardan kimisi kendi maaş larını düşünerek, cemaatlarını ve cevrelerini çoğalması için dini kural ve kanunları ihlal etmekte ve çiğnemektedir. Tabi bu ihlal ve illegal tatbikatlar kişiden kiş iye göre uyguluyorlar. Bazanda manastır ve kiliseler adeta ticarethaneye çevirdiler. Köylerindeki bizim öz tarihi eserlerimizi, kiliselerimizi, manastırlarımızı hiç düşünmedikleri ve ilgilenmedikleri gibi bu şekilde boş bıraktılar. Çünkü (kilisemizdeki kanuna göre her Kahin kendi kilisesine ilgilenmesi lazım, bunlar terk edildigi zaman Matran lar veya patrikin de o yere pek ilgisi kalmıyor). Bu şekilde çogu bakımsızlıktan yıkılmakta ve çökmektedir.
Süryani politicacıları halen tarihleri birbirine karıştırıyor, turabdin de sattıkları mekanlarını ve terkettikleri topraklarından hiç konuşmuyorlar ve
düşünmüyorlar, Ne çe şit Süryani oldukları halen anlamadilar. Bunlar Süryaniyiz söylemekten, malesef baş ka milletin ismini ve bayragini taşimakta gurur duyuyorlar. Örnek olarak muhalmiler gibi bizi inkar ediyorlar.
Simdiye kadar görüldügü gibi; televizionlarda internettin Süryani sitelerinde fakir fukura ve zavallılar gibi ağlamaktan ve asalak bir şekilde ba şka milletlere ve devletlere destek ve savunmakta yahut diyer milletleri ve devletleri kötülemekten ve hakaret etmekten başka ilerledigimiz yoktur. Asuri ve aramilerden bir çok millet ve devletlerin maydana geldigini hiç heberleri yokmuş gibi, kakıp biz asuriyiz yok aramiyiz diye bir birleriyle boş mucadeler yapıyorlar. Asuri ve aramilerden meydana gelen devlet ve ulusları bir yapacakları yerde, biz Süryani ler, asuri ve aramilerden oluşan bir millet oldugumuzu deseler daha iyi ve mantıklı olmaz mı? yoksa bunu demelerinde utaniyorlar mı? çünkü Süryanilerin siyaset doktorlari, 30 seneden şimdiye kadar hep yanliş hesap ve mücadele yürütmüşlerdir. Asuri ve aramiler den kalan diyer ulus ve devletler örnek olarak; Ürdün, Irak, Israel, Lübnan, Süriye ve bir çok arap devletlerin aslı yani asuri ve arami ismi bügün onlara sadece tarih kaldı.
Bizde herşeyden önce Süryaniligimizi, millet olarak turabdindeki mekanlarimiza, topraklarimiza sahip olalım, daha her şeyimizi kaybetmeden önce, sonra asurların aramilerin ve Süriyen in tarihlerini tartısalım.
Ey Süryani gençleri, maaş ve çıkarları için milletini satan geri kafalı siyasiçilerden uzak durun, siz kendi aranizda demokratik bir şekilde Süryani kuru şlari kurun ve turabdindeki durumumuzu arastırdıktan sonra, milletinize mantıklı ve ciddi bir sekilde çalışın, çünkü unutmayın ki yarınların mesuliyet sahipleri sizler olacaksınız, Süryani toprakları ve mekanları, sizlere ihtiyacı vardır ve yadigar kalacaktır.
Topraklarimiz, mekanlarımız, tarihi eserlerimiz, ibadet yerlerimizi yeniden tamiralarını yapalım, eskisi gibi şekillerini verip güzelleş tirelim, bilinsinki bunlar bizim kadislerimizin yeri ve mekanlarıdır. Tarihi eserlerimize ibadet yerlerimize bütün imkanlarimizi kullanarak sahip çikalim. Dede ve atalarimiz gibi olalım, yatırımlarımızı öz topraklarımızda yapalım, babalarimizin sattığı ve kaybettiğimiz mekan ve topraklarımızı için uğrasalim, bir daha satın alalım, (örnek babalarimizin terk ettikleri arsalarini, hazine devamlı bir şekilde sati şlara çikarıyor) bügün bunları yapmak için imkanlarımız çok musaittir, daha illeri zamanda bu imkanlari kaybetmemek için çaba ve gayret sarfedelim. İnanıyorum yinede 30 sene önce olduğumuz gibi topraklarımızın sahibi olmaya çalısalım. Budur bizim bügünün en büyük siyasetimiz ve mucadelemiz. Vatanımızda nüfüsümüz bu şekilde büyüsün ve ayni şekilde imkanlarımız topraklarımızda çoğalsın, bütün dünyada olduğu gibi bizde başka millet ve degi şik dinlere sahip insanlarla yaşamayi öğrenmeğe çalışalım. İllerde medeniyet ve demokrasi kavramların daha da kuvetlenecegini umitetmekteyim. Bu şekilde Süryani milletimiz de kendi toprağında rahat bir şekilde yaş ayacaktır.
Demokrasiyle seçilmiyen avrupa deki Süryani dernekleri, federasyonlari ve aşiret usuluyle yürüyen ailelerden uzak kalalım, şahsi siyasetlere kulak vermiyelim ve boş yere zaman harcamiyalim. Durumumuzu; fanatik sağci, veya solcu idoolojilere sahip kuruluş ve ki şilere degil, yanlız demokratik usulu Süryani kuruluşlarla olsun. Durumumuz, araş tırılsın, incelensin, böylece vatanımıza yarıyacak çalışmalar yapılsın. Bu ş ekilde Süryanilerin geleceğini korumamız için hem çocuklarımıza hemde gelecek nesillerimize bu imkanları kullanalım ve çoğaltalım. Düşünsünlerki kendi vatanını hiç görmiyen, hiç alakadar etmiyen ne kadar Süryani olduklarını kendileri anlasın ve degerlendirsin.
Bu yaptığım açıklamalar, son 30 senenin turabdin deki yaşadığımız durumu ve tarihini gençlerimize açıklamak içindir ve daha çok yazılacak şeyler vardır.
Ey Süryani evlatları bütün dünyayı geziyorsunuz, benim sizden ricam bir kerede kendi öz vataniza gidin, görün ve o zaman eğer Süryaniseniz en azında atalarinizin nerede yaşadıklarını anlamış olursunuz.
Saglıkla kalın
Saygılarımla
Fuscho Bıschlomo
Kiyam Bayraminizi Candan Kutlarım !!!!!!!!!!!!
suryani.c
e-mail: suryani.c@gmail.com
|