Renkler Solmasın Kültürler Kaybolmasın

             
 
GÜNCEL
ARAMA MOTORU

Web'de Ara Site içinde Ara
 
Forum sözleşmesi


E-posta: Şifre: Şifre Hatırlat | Üye Ol

KONUYU AÇAN: sezgin 95.9.149.19***
19.08.2011 16:04:57
Konu: Kainatın sırları sonraki safha...
Varoluşu bilebilmek için ışık fiziğindeki renk mantığını doğru anlamamız lağzım.Renkler şöyledir.Üç ana renk vardır.Sarı, kırmızı ve mavi.Bütün renkler bu üç ana rengin belirli oranda karışımından meydana gelmektedir.Siyah ve beyaz renk değildir.Bu üç ana rengin tam karışımı beyaz, sıfır karışımı yani olmaması siyahdır.Bu üç ana rengin de anası sarıdır.Yani kırmızı ve mavi sarıdan doğmuştu.Sağdece sarıdan üç ana renk şöyle doğar.Sarı, yeşil ve kırmızı olarak ikiye ayrılır.Yeşil de sarı ve mavi diye ikiye ayrılısa sonuçda tek sarıdan üç ana renk olan sarı, kırmızı ve mavi doğmuş olur.Şimdi verdiğim renk bilgilerini hayatımızla ilişkilendirelim.Güneş sarı, mağma kırmızı ve deniz mavidir.Gökyüzünün maviliği denizin mavi oluşundan kaynaklanmaktadır.
Yukarıdaki bilgileri önceden vermiştim.Şimdi ise sonraki safhaya geçmek istiyorum.Bu bilgiler sizde şu sonuçlara ulaştırmalıydı.Siyah yokluk, beyaz varlıktır.Önceden Kainatta siyah yani yokluk vardı.Renklerin kaynağı olan sarıdan hayatın kaynağının güneş olduğunu, güneşin ise Tanrı olduğunu bulmak o kadar da zor olmasa gerek.Kainatta yokluktan sonra Kainatın merkezinde İyilik tanrısı güneş oluştu.Tanrı onikide bir oranında kötülük barındırmaktadır.Sonra Tanrı içinde barındırdığı kötülüktan arınarak yeşil ve mağma oluştu.Sonra yeşil, güneş ve deniz oldu.İlk insan denizde doğdu.Deniz ve mağma birleşince dünya oluştu.Tabi bunları neden ve sonuç temelinde anlamlandırmak hem uzun hem de sonraki safhalardır.Mağma kötülük tanrısıdır.Dünya üzerinde iki ırk vardır.Doğuştan iyi olanlar ve doğuştan kötü olanlar.Evet doğuştan kötü olup bunu gizleyenler var.Bir de doğuştan iyi olup da sonradan kötülüğü tercih eden köle ırklar var.Çinliler-Japonlar yani çekik gözlüler kötü ırk ve bunların köleleri Hindular, zenciler ve masonlar gibi gruplar.Yani Türklerin eski dini olan kut inancı yani yer tanrı gök tanrı inancı doğru.Gök tanrısı iyilik tanrısı güneş ve yer tanrısı kötülük tanrısı mağma.Tarih iyilerle kötülerin mücedelesine sahne oldu.Şimdi görünürde bu yok ama gizli olarak bu mücadele devam etmekte.Kötülük tanrısı ve kötü ırkların amacı sonsuza kadar iyilik ırkına zulmetmek.Çünkü kötü güçler yokluktan, iyilik tanrısı güneşten, iyilikten ve iyi ırklardan sonsuz nefret ediyor.Bir insan sonsuza kadar nasıl yaşayabilir?Bir insan bedeninin ömrü en fazla 150 yıl olsun.Bedeni ilimlerde ne kadar ileriye gidersen git bu süreyi uzatamazsın ama ruhani ilimler buna müsaade eder.Bedeni yaşlanmış bir ruhu genç veya yeni doğmuş bir bedene aktarırsan bu mümkün ve böyle de olmuş.Şu an dünyadaki insanların yarısının bedenindeki ruhlar o bedenin gerçek sahibi değil.Yani ele geçirilmiş, kötülük ırkından veya kölelerinden biri.Kainatlar kötü güçlerin elinde.Yalnız şunu da söyleyeyim tanrı güneş bebek saflığında.Varlıktan önce böyle değildi.Neden derseniz bu sonraki safha.Eğer kurtarıcı ikinci sefer gelip kötü güçleri yenemezse sonsuza kadar önceki varoluşlarda olduğu gibi dünyaya kötülük hakim olacak.İyilik ırkını köle ırklarla birlikte kötü güçler herşeyi yapacak.En kötü ölüm şekli bir insanın başka bir insan tarafından canlı canlı yenmesidir.Tabi hertürlü şekilde ırzlarına geçecekler ve bu sonsuza kadar sürecek.
Sizlerinde takdir edeceğiniz gibi bu bilgiler yabana atılır türden bilgiler değil.Lütfen eleştirilerinizde terbiye sınırlarını aşmayalım.Bu bilgiler bildiklerimin çok azını oluşturuyor.Ama bunlar temel bilgi niteliğinde.Eğer istek gelirse devam edebilirim.İyi düşünmeler.
 
Kimden: Hüseyin  85.105.121.***
4.10.2011 21:58:25
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
Çok karmaşık bir bilgi yumağı.
Herhalde tek bir kaynağı yok. Değişik kültürlerden gelen bazı bilgilerin bir kazana konup karıştırılmasıyla elde edilmiş bir çorba. Bu yazdığınız da bundan aldığın ilk kepçe zannediyorum.
Bu işi geliştirip yeni bir din bile kurabilirsin. Ya da kurtarıcıyı hristiyanlıkla bağdaştırıp yeni bir hristiyan mezhebi, islamiyetle bağdaştırıp yeni bir islam mezhebi ... gibi bir şey de yapabilirsin.
 
Kimden: sezgin  88.250.21.2***
16.10.2011 15:45:14
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
Sevgili Hüseyin kardeşim,
Öncelikle seviyeli yorumun için teşekkür ederim.Ama amacım yeni bir din veya yeni bir meshep oluşturmak değil.Yazılı olan bilgileri renklerin mantığıyla izah ettim.Yani bu yazdıklarım tamamen bilimsel.Aklı ve mantığı olan her insan anlayabilir.Ama senin gibi anlamakta zorluk çekenler için bazı deneyimler sunarak kendinizin de bu bilgileri tecrübe etmenizi sağlayabilirim.Çünkü ben vereceğim yöntemleri yaşadım ve bu bilgiler tecrübeyle sabittir.Bulunduğun kalabalık bir ortamda sözünü ettiğim kötülük ırkına bildiğin en ağır küfür, hakaret ve aşağılamaları yap.Kendilerine sinek denmesinden ve tanrılarına sineklerin tanrısı denmesinden anlatılmaz nefret ediyorlar.Ben kalabalık bir ortamda sözünü ettiklerime bu söylediklerimi yaptım.Sonucunda hiddetlendiler ve beni değişik şekillerde tehdit ettiler.Senin de ilginç tecrübeler edineceğinden eminim.
 
Kimden: sezgin  176.55.9.17***
15.11.2011 21:49:18
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
ADAŞIMA SELAM OLSUN BİRAZ FANTASTİK OLMUŞ. BU ARAD GÖĞE RENGİNİ VEREN DENİZİN MAVİ OLUŞU DEĞİL. SU RENKSİZDİR. GÖK MAVİLİĞİNİ ATMOSFERDEKİ AZOTTAN ALIR:) NEYSE DETAY BUNLAR. TEZİNİ ÇÜRÜTMENİN EN İYİ YOLU HİÇBİR İNSANIN TAM NE İYİ NE DE KÖTÜ OLDUĞUDUR. BÖYLE NET BİR AYIRIM HİÇBİR İNSANIN DOĞASINDA YOKTUR. DURUMA GÖRE İYİ DURUMA GÖRE KÖTÜ OLABİLİR İNSAN. EN BARİZ ÖRNEĞİ YUKARDAKİ YORUMA KIZIP HÜSEYİN ARKADAŞA BU DÜŞÜNCELERİNLE BİR YÖNÜYLE İYİLER SAFINDA OLDUĞUNU İDDİA ETMENE RAĞMEN HÜSEYİN ARKADAŞA SALDIRMANDIR. SENİN GİBİ ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKENLER DEMİŞSİN. YAZABİLEN HERKESİN IQ SU ENAZ 120 DİR BU DA SAĞLIKLI DÜŞÜNEBİLDİĞİNİ GÖSTERİR. SAYGILAR. BU ARAD BEN DE FANTASTİK FİKİRLERİ SEVERİM DEVAMINI BEKLİYORUM BELKİ BİR MÜRİDİN DE BEN OLURUM:)
 
Kimden: Muşe  80.66.6.105***
17.11.2011 11:10:17
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
Hüseyin kardeş,
senin konuyu çok iyi anladığını, düşüncelerini paylaştığımı belirtmek istedim.

Saygılar
 
Kimden: sezgin yolaç  88.224.102.***
17.11.2011 20:07:36
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
Ortaya atılan bir fikri kabul etmemek normaldir.Yalnız insanlık bahsettiğim bu konuya daha bir cevap bulamamıştır.Hala bilim insanları Tanrıyı bulmaya ve yaradılışı çözmeye uğraşıyor.CERN Laboratuvarı bunun için yapıldı.Dünya üzerinde farklı farklı dinlerin olmasının nedeni de dinlerin insanlara sunduğu bilgilerin ıspatının olmamasıdır.Çünkü bu bilgiler ilmen hayal ürünüdür.Madem fikirlerime katılmıyorsun dünya üzerindeki bütün dinleri çürütecek şu iki soruma cevap ver.
1-Bütün dinler hayatı bir imtihan olarak görür.Ve sonucunda sonsuz huzura kavuşmak istenir.Diyorumki ben bu imtihanı reddediyorum.Tanrının bana vaad ettiği ve korkuttuğu hiç bir şey umrumda değil.Madem Tanrı beni yoktan var etti, tekrar beni yok etsin.Hiç bir güç beni zorla bir imtihana mecbur bırakamaz.Müslüman bir alim bu soruma şöyle cevap veriyor.Neymiş, Galu Belada (Geçmişte bilinmeyen bir zaman) Tanrıya söz vermişiz.Hangi birikimimle söz vermişsem?Beni şu anki birikimim bağlar.Ve şu anki birikimim imtihanı reddediyor.Ve ileride de reddedeceğimden eminim.
2-Hayvanlar alemindeki acımasız denge adalet ve merhamet sahibi bir gücün eseri olamaz.Buna ne diyorlar?Neymiş, bunda da bir hayır varmış.Çünkü verecek cevabı yok.
Şunuda söyleyeyim.Gökyüzünün maviliğinin denizden kaynaklandığını ortaokuldaki Fizik hocam söylemişti.Yanız yaptığım yüzeysel araştırmalarımda kaynaklar net bir açıklama yapmıyor.Nedenini yukarıdaki yazımdan anlayabilirsiniz.
 
Kimden: Hüseyin  85.105.121.***
1.12.2011 00:51:54
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
Meslekleriniz nedir bilmiyorum. Ama kendiminkini söyleyeyim. Ben elektronik mühendisiyim. Elektroniğin
bilgisayar ile ilgili dalında çalıştım.

Elektronik mühendisliği bilimin en uç noktalarıyla ulaşan bilimdir. Şu andaki bütün bilimler elektronik ne kadar ilerlerse o kadar ilerleyebilir durumdadır. Anti parantez bunu belirtmek istedim.

Bilgisayar mühendisliği de soyut şeylerin en önemlisi olan bilginin el ile tutulabilir, anlaşılabilir daha da önemlisi işlenebilir hale getirilmesini araştıran, bu konuda çalışan bir daldır.

İkisinden oluşan bilimin evrenin temelleri üzerindeki fikrini ben açıklayayım isterseniz.

Elektroniğe (fizik) göre evrenin temeli dalgadır. Madde denen şey sıkıştırılmış dalgadır. Elektronlar hatta onları oluşturan daha alt yapıdaki yapıtaşları da sıkıştırılmış dalgalardır.

Bilgisayar göre herşey YOK ve VAR isimleri verilebilecek 2 şeyden oluşmuştur. Buradaki YOK aslında yok olan birşey değil VAR ın negatifidir. Dolayısıyla evren 2 temel taştan oluşur.

Elektronikte de "Herşey çifttir" teoremi vardır. Bu yüzden fizikçiler elektron (-) yüklü olduğu halde + elektronlar (=pozitron), protonlar (+) yüklü olduğu halde - protonlar (=negatron) ararlar. Hatta bazı teorilere göre negatif bir evren söz konusudur. CERN de bunlar da araştırılıyor.

Aradaki renkler de dahil bütün çeşitliliklerin temeli 2 zıt varlığa dayalıdır. VAR ve YOK.

Herkesin zannettiği gibi uzay denilen şey bir yokluk değildir. Elektroniğe göre bir empedansı (=direnc) olan adına boşluk denen bir varlıktır. Bu empedans değerinden dolayı ışığın hızı 300000 km/sn dir. Uzayın başka bir yerinde empedansı farklı olan bir yerde başka ışık hızları söz konusudur.


Analoji ile biraz da felsefe yaparsak...

Bizler negatifiyle var olan varlıklarız. Negatifimizle bir araya gelsek işte o zaman gerçek yok oluruz. Yaratıcı varlık negatifi olmadan var olan bir varlık olmak durumunda. Mutlak varlık. Yoksa o da yok olma ihtimali olan bir varlık olurdu ki ilk varlık olma mecburiyeti olduğundan iyilik ve kötülük şahsında değil sıfatında olmalıdır.

Bu evrende herşey 2 temel öğe 0 ve 1 den oluşur. Buradan sizin bahsettiğiniz şeylere geçiş yapılırsa evren iyilik ve kötülük den oluşmuştur denebilir. Herşeyin ve herkesin içinde iyilik ve kötülük belli oranlarda vardır denebilir. Bunu trafik kazalarında verilen oranlar gibi düşünebiliriz. 1/8 oranında iyi olan kimse 7/8 oranında kötüdür demektir. 8/8 oranında iyi olanlar herhalde meleklerdir.

İnsanların 8/8 oranında iyi olanları peygamberler cinlerin 8/8 oranında kötü olanları şeytanlar denebilir.

İyi ve kötü temelli dünya inancının hint felsefesinde olduğunu herkes bilir.
Bu arada islam tasavvufunda da buna benzer bir inanc var. İnsan ruhu yine 3 kısımdan meydana gelir.
1. Ruh (Yine aynı isimle anılıyor): iyilik merkezi - iyi düşünceler üreten merkez
2. Nefs : Kötülük merkezi - Kötü düşünceler üreten merkez
3. Akıl : Ruh veya nefsin etkisinde kalarak vucuda hakim olan merkez. Akla ruh hakim olursa insan iyi olur, nefis hakim olursa kötü insan olur, Hakimiyet oranının çokluğuna göre 70 iyi olan 30 kötüdür.
İnsanın cenneti ya da cehennemi haketmesi bu orana göredir.

Hristiyanlıkta buna benzer ya da farklı bakış açısı varsa yazarlarsa bilgilenmiş oluruz.

Evrendeki denge meselesine gelince. Fiziğe göre "kontrol edilmeyen (geri beslenmeyen) herşey bozulmaya gider" teoremi vardır. Bunun istisnası yoktur. Bu yüzden içinde 5 milyar transistör bulunan bir mikroişlemcinin içinde en az 5 milyar geri besleme direnci vardır. Kanunları olmayan devletler kurulamaz. Kanunları düzgün olmayan ya da düzgün olup uygulanmayan devletler çöker. İyi yönetilmeyen işyerleri batar. Evrende milyarlarca senedir devam eden bir düzen var. Eğer geri beslemeler yani kontrol sistemi olmasa 1 saniye duramaz ve geri çöker. Hayvanlar ve bitkilerdeki dengeleri belgesellerde herkes zaten izliyor. Bu konuda daha fazla söz söylemeye gerek yok.

Saygılarımla
 
Kimden: Muşe  80.66.6.99***
5.12.2011 13:17:47
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
Islamdaki iyilik/kötülük oranına göre cennet ya da cehenneme gönderilme MÖ 1800 yılından beri (bugünkü iran bölgesinde yaygın) Zoroastrismus un sonraki dinlere aşıladığı bir düşüncedir.

Bu düşünce hristiyanlar arasında da yaygın olmasına karşın incilde bu düşünce yer almamaktadır. Hristiyanlıkta kimin iyi olup cennette veya kötü olup cehenneme gideceği tamamıyla Allah ın elinde olan bir şeydir.

Özellikle Avrupa Hristiyanlarında duyduğum, Yesaya 55 süresine dayanan ´Allah`in işlerine akıl erilmez` olarak çevrilecek düşünce bunu iyi anlatacağını sanıyorum.

Biz insanlara göre terazi üsülüne dayanarak 50 yıl yaşamış ve 49 yıl içinde 50 kişiyi öldürmüş bir kişi son yılında 49 kişinin canını kurtarırsa da bu kişi cehenneme gidecek.
Ama acaba Allah ın gözünde hangisi daha ağır basar acaba?


Biz insanlar gözünde bazen cevap açık olmasına karşılık Allah´ın cevabı ne olur onu bilmiyoruz.

Nitekim incil seven, bağışlayıcı Allah tan bahsediyor.

Nitekim: Allah´ın işlerine akıl erilmez
 
Kimden: mehmet  81.214.220.***
17.12.2011 21:21:00
Cevap: Kainatın sırları sonraki safha...
muşe renkler bile bizi yanıltıyosa demekki gözde aldanıyor dünya aldatıcı ölüm varsa hz ali ye sormuşlar allahı gördünmü neden inanıyosun sen akıllı bir adamsın kendine eziyet ediyosun demişler alide dinim bana iyiliği emredip kötülükten uzak durmamı emrediyor allahta bütün zalimleri cehennemde yanacağına söz veriyor ya varsa ozaman ne yaparsınız benim kaybedecek bir şeyim olmaz iyi biri olarak olürüm yani iyilikte kötülükte insanın içinde insan istediğini kullanmakta özgürdür herkes kendinden sorumludur Allah birini gönderecekmiş göndersede oda kendi nefsinden sorumlu bende kendi nefsimden sorumluyum O nun işini kim bozabilir bütün kainat bir araya gelse kötülükte veya iyilikte ona ne olur ne bir şey eksilir nede çoğalır biz ancak kendimize yarar veya zarar veririz ölsek veya acı çaksek ne olur bu hayat zaten bize yaratıcıdan hediye ona şükrederek birbirimize kötülük etmesek ne olur herşey insanın içinde bitiyosa yaşantısına bir karar veriyosa sınav dan geçiyoz bu kainatı yaradan en iyimizden daha iyiyse ona iyilik verecekse en kötümüzden de daha kötü onada kötülük vermezmi efendim
 
CEVAP YAZ - Onaylı Üyelik Gerektirir
isim:
konu:
cevap:
   

   


© Copyright 2008 www.suryaniler.com
tasarım: Web Tasarım