Kaynak: Milliyet
Yer: Türkiye
Tarih: 28.5.2007

Özlem le ilk işimiz, Prof. Dr. Baskın Oran ın hangi seçim bölgesinden aday olacağını araştırmak oldu. Önce 1. Bölge diye duyduk; evi Anadolu Yakası nda olan Özlem sevindi. Sonra 2. Seçim Bölgesi ihtimali ağırlık kazandı; bu kez sevinen ben oldum. (Gördüğünüz gibi seçmen kimliğimiz, bugünlerde gazeteci kimliğimizin önüne geçebiliyor!)

Dört dörtlük bir aday
Daha önce de yazmıştım. Prof. Gürsel ve Prof. İnsel, belli seçim çevrelerinde sol güçlerin destekleyeceği bağımsız demokrat adayların, 10 ülke barajına takılmadan, TBMM ye girebileceklerini ortaya koyan bir çalışma yapmışlardı. Bağımsız adayın, özellikle 7 ve daha fazla milletvekili çıkaran seçim çevrelerinde, 10 luk barajın hayli altında oy desteğiyle seçilebileceği ortaya çıkınca kollar sıvandı.
Ortaya çıkan ilk isim çok parlak. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi nden geçen yaz emekli olan Prof. Dr. Baskın Oran ne dediğini çok iyi bilen, çok çağdaş, hem birikimiyle hem de hitabet kabiliyetiyle dört dörtlük bir aday.
Halk bu sıralar siyasetle pek meşgul, farklı sesleri dinlemeye açık. 301 den yargılanan, dış politika, azınlıklar ve insan hakları üzerine kitaplar yazmış Prof. Oran gibi bir sesin, seçim kampanyası sırasında mutlaka duyulması lazım. Ayrıca ben, bağımsız adayın -1 tane dahi olsa- bugünkü tıkanmış seçim sistemimizi delerek Parlamento ya girmesini fevkalade önemsiyorum.

La-ha-sü-mü-t olmayan
Ankara da yaşayan Prof. Oran ı dün telefonla arayıp, bizim kentimizde adaylığa soyunduğu için bir İstanbullu olarak teşekkürlerimi ilettim, başarılar diledim, nasıl ikna edildiğini öğrenmek istedim:
"Azizim bak çok basit," dedi ve devam etti:
"İstanbul daki arkadaşlar önce oturdular, bunun hesabını yaptılar. Ondan sonra bağımsız düşünebilen, düşündüğünü dan dan söyleyebilen, toplumsal barışı aklına koymuş, demokrat ve solcu adaylar kimler olabilir diye araştırdılar. Benim anladığım kadarıyla benim üzerimde de durmuşlar -ki bana teklif yaptılar.
Açık söyleyeyim ki bu teklif benim hayatımı altüst etti. Ben hayat boyu üniversite ile evim arasında gidip gelen bir adamdım. Geçen yıl okulu da bıraktım ki bana daha fazla zaman kalsın ve bu zamanı kitaplarımla karım arasında paylaştırabileyim.
Ben sabah 4 te yatıp öğlene doğru 11 de kalkan bir adamım. Uyku saatlerime varana kadar hayatım bir anda altüst oldu. Fakat Türkiye de ilk defa la-ha-sü-mü-t (Laik, Hanefi, Sünni, Müslüman, Türk) olmayanlardan biri olarak, böyle bir konjonktürde buna soyunmak gerek diye düşündüm; klasik tabirle tam bir görev olarak algıladım. Eşime de danışıp onayını aldıktan sonra kabul ettim."

mtamer@milliyet.com.tr

Baskın Oran İstanbul dan Bağımsız Aday

Kamuoyunun yakından tanıdığı Prof. Dr. Baskın Oran 22 Temmuz 2007 de yapılacak genel seçimlerde İstanbul 2. Bölgeden bağımsız milletvekili adayı oldu. 22 Temmuz’da yapılacak seçimde bağımsız adayları destekleme kararı alan çok sayıda demokratik toplum örgütünün oluşturduğu Bağımsız Sol Aday Girişimi, adaylarını belirlemeye başladı. Girişimin adaylık teklifinde bulunduğu Prof. Dr. Baskın Oran, bu teklifi kabul ettiğini açıkladı.

Prof. Dr. Baskın Oran Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesidir. 2006-2007 dönemi başında öğretim üyesi görevinden emekliye ayrılmış ve 3 aylığına İngiltere Oxford Üniversitesine öğretim üyesi olarak gitmiştir. Emekliliğin ardından Ankara Üniversitesi nde ders vermeye devam etmektedir.

Türkçe ve Ermenice olarak yayınlanan haftalık Agos, ve ayrıca günlük olarak yayınlanan Birgün Gazetesi köşe yazarlarındandır. Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu (İHDK) üyeliği ve onun alt komisyonu olan Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Alt Komisyonu Başkanlığı görevi yapmıştır. 1 Haziran 2007 günü Ortak Bağımsız Aday Platformu girişimiyle İstanbul 2. Bölgeden bağımsız milletvekili adaylığını açıklamıştır.

Solda Bağımsız Ortak Aday Baskın Oran 1 Haziran Cuma günü saat: 11.00’de Taxim Hill Otel’de bir basın toplantısı düzenle. Oran ve destekçilerinin katıldığı basın toplantısında Baskın Oran, Sol Bağımsız Ortak kavramları üzerine yaptığı açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı.

“Sol” çünkü kendine “sol” diye etiket yapıştırıp halkı aldatanlar var. “Bağımsız” çünkü “farklı” olanlar yüzde 10 baraj kullanılarak dışlanıyor. “Ortak” çünkü 12 Eylül herkesi parçaladı” şeklinde konuşan Oran, Türkiye’de ezilen tüm kimliklerin ve iradesi Meclis’e yansımayan tüm kesimlerin temsilcisi olmak için yola çıktığını belirtti. Oran, Türkiye’de temel ezilmişlik ve dışlanmaşlık kategorileri üzerinde de durdu. Azınlık halklarının yanı sıra eşcinseller, belki de bu ülkede ezilmişlik duygusunu en ağır şekilde yaşayan vicdani retçiler, sosyalistler ve işçi sınıflarına da konuşmasında yer veren Baskın Oran seçimlere İstanbul 2. Bölge’den girmesinin sebebini de şöyle açıkladı : “İstanbul 2. bölge kültürel ve sosyo ekonomik olarak tüm bu kategorilerin harman yeri. Tam bir toplumsal laboratuvar”.

Tüm bu kesimlerin öncelikle Meclis’te ve kendi destek komitelerinde temsiliyetini sağlamayıhedeflediğini belirten Oran, interaktif ilişkide Meclis’ten ve destek komitesinden izleme ve yanıtlama sisteminin de hızla işleyeceğini belirtti.
Seçim çalışma düzeni konusunda da basına bilgi veren Oran ilk hedeflerinin aday olmak, eşgüdümü örgütlemek ve vaad edilenleri yapabilmek olarak üç ana maddede anlattı. Kampanya uzmanlarıyla çalışmalarına başladıklarını belirten Oran, mali kaynak yaratmak ve bulmak, medya ilişkileri ve semtlerle ilişkiler için de çalışmalarının başladığını belirtti. Amaçlarının yeni bir insanlık ahlakı, yani bir kamu vicdanı yaratmak, bu sesi meydanların yanı sıra Meclis’ten duyurabilmek olduğunu açıklayan Baskın Oran basın mensuplarından gelen “DTP sizi destekliyor mu?” sorusunu “Tüm desteklere açığız, buraya gelirken birçok kurum, dernek ve oluşum bizi destekledi ancak bunları açıklamak bize düşmez…” diye yanıtladı.

Girişimin ilk bağımsız adayı Oran, Agos’a yaptığı açıklamada, solun gerçek sahipleri ile buluşması ve barajın aşılması yönünde bir olanak doğduğuna, bağımsız adayların tarihsel bir işleve sahip olabilecekleri bir noktada bulunduklarına dikkat çekerken, adaylığı ile ilgili düşüncelerini şu sözlerle ifade etti: “Bu ‘Bağımsız Sol Aday’ işi ilk ortaya atıldığında tatlı bir rüya gibiydi benim için. Sonradan geliştirilip, bir de bana “Senin ismin üzerinde tam bir oydaşma var” denince çok şaşırdım. Doğrusu, onurlandım da. Benim hayat tarzıma fevkalade ters bir durum olmasına rağmen kabul ettim. “Sol” kelimesine duy**** tepki, bugün kendini millete sol olarak yutturmaya çalışanların iticiliğinden kaynaklanıyor. “Bağımsız” kelimesi ise, tabii ki başta 10’luk baraj olmak üzere kitlelerin ve “Ben Eziliyorum” diyen grupların sesinin Meclis’e yansımasının bin türlü oyunla engellenmesinden kaynaklanıyor. Çok orijinal bir noktadayız. Bağımsız Sol adayların işlevi fevkalade tarihsel olabilir. Hem çatışanlar arasında diyalog sağlayabilirler, hem bu kitle ve grupların sesini duyurabilirler, hem de Meclis’te söylenmeye hiç cesaret edilmemiş şeyleri söyleyebilirler. Böylece toplumsal barışa katkıda bulunabilirler. Kim kazanır? Sadece bu kitleler ve gruplar değil. Bütün Türkiye kazanır. Çünkü Türkiye, bu kitle ve grupları böyle sistem dışına iterek devam edemez. Öyle bir noktaya geldik maalesef. Eh, dibe vurmadan çözüm gözükmezmiş. Türkiye’de ilk defa böylesi bir açılım deneniyor. Hayırlı olsun.”

Güncelleme Tarihi: 6 Haziran 2007

Haber : Agos Gazetesi

http://www.baskinoran.net/public/default.aspx?id=1

türkiyeyi bu kaostan ancak düşünen insanlar kurtarabilir.yeter artık! düşüncenin yolunu açın lütfen...

ben demokratik hareketi ulusal faşizan çizgiye çeken CHP YE karşı bağımsızları bir umud olarak görüyorum baskın hocaya ve diğer tüm emekçi demokratların hepsine başarılar diliyorum KAHROLSUN FAŞİZM YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ