Midyatlı milletvekili Çelebi’ye göre Süryaniler, hiçbir zaman baskı görmemiş ve binlerce Süryani ‘keyiflerinden’ göç etmiş! Mardin’in Midyat ilçesindeki 1600 yıllık Mor Gabriel Manastırı hakkında çevre köylerin açtıkları ‘
işgal davaları’ tartışılmaya devam ediyor. Avrupa gündemine de taşınan ve İsveç’ten milletvekillerinin Türkiye’ye gelerek izlediği davalar ile ilgili Midyatlı olan AKP Mardin Milletvekili Süleyman Çelebi ile görüştük.
Süleyman Çelebi, davaların “
abartıldığını”, Süryanilerin ise “
duygu sömürüsü yaptığını” ve baskı görmediklerini ileri sürerek, göç etmelerinin de “
keyfi” olduğunu savundu. Süleyman Çelebi, Midyat’ın en büyük korucu ailesine mensup. Öte yandan İslamiyetten yüzyıllar önce kurulan manastırı “
işgalcilikle” suçlayan dava açan 3 köyde; Yayvantepe, Eğlence ve Çandarlı köylerinde 2008 yerel seçimlerinde neredeyse tüm oyların AKP’ye yani
Çelebi’ye verilmiş olması.
‘
Sınırı biz çizdik’:Yaşanan süreci sorduğumuz AKP’li vekil
Süleyman Çelebi, olayın mahkemeye intikal ettiğini belirterek, arazi anlaşmazlığının ise 150 yıl öncesine dayandığını söyledi.
Çelebi, “Buranın hududunu benim amcam kurdu. O zaman ‘
bunların’ bir metropoliti vardı,
Gevriye Mesut adında. Bu Hollanda’da yaşıyordu. Amcam bunu çağırarak dedi ki, ‘
gel bu sorunu halledelim’. ‘Bu’ geldi hudutlar tespit edildi. Ama Süryaniler daha sonra bu belirlenen
hududa riayet etmediler” iddiasında bulundu. “Bunların orada herhangi bir baskı görmeleri mümkün değil” diyen milletvekili Çelebi’nin “Yıllardır orada manastırı benim ailem koruyor” demesi dikkat çekti. Çelebi, Süryani cemaatinin “
yüzde 90’ının” kendisiyle birlikte hareket ettiğini iddia etti.
Keyiflerinden göç etmişler!: Bölgenin yerel halkı olan ve zamanında yüz binlerce kişi iken bugün bir avuç kalan Süryanilerin “
biz de mi gidelim” sitemlerini hatırlattığımız Süleyman Çelebi, “Bunlar duygu sömürüsü yapıyor. Süryani ve Ezidi köyleri benim aşiretim içindedir. En ufak bir baskıyla karşı karşıya değillerdir” dedi. Süryanilerin bugüne kadar asla bir baskı görmediklerini öne süren AKP milletvekili, “Bunların tamamı Avrupalara kendi keyiflerinden gittiler. Hiçbir sıkıntıları yoktu” dedi. Çelebi, Süryanilerin gitmemesi için çok uğraştığını da savundu.
‘
Şeriatın kestiği parmak acımaz’ dedi
“Bu arazi anlaşmazlıklarını biz çok halletmeye çalıştık. Babam çok uğraştı. Ama onlar babamı dinlemediler. Artık mahkemeye intikal etti. Ben de bir hukukçuyum. Artık kararı adalet verecek. Şeriatın kestiği parmak acımaz! Bekleyeceğiz ve göreceğiz ne olacağını. Manastırın yanında olsam, köylüler kızacak köylülerin yanında olsam manastır kızacak. Ben karışmıyorum artık” dedi. Tarafsız olduğunu ileri sürmesine rağmen
Çelebi’nin “Bu duvar meselesi de şöyle; şimdi bunlar orman sahasını da kapsayacak bir şekilde 1500-2 bin dönümlük bir araziyi içine alarak etrafını örmüşler. Bunlar doğru değil. Dünyada sınırlar kalkıyor artık, ne gerek var kendi aramıza böyle duvarlarla yeni sınırlar örmeye, değil mi?” demesi dikkat çekti.
Dava açan köyler AKP’li
Öte yandan manastıra “
işgalci” diyerek dava açan köyler 22 Temmuz genel seçimlerinde oylarının çoğunu AKP’ye vermişler. Yüksek Seçim Kurulu’nun belgelerine göre Çandarlı köyünün 26 geçerli oyunun 25’ini, Eğlence köyünün 147 oyunun 145’ini, Yayvantepe köyünün 195 oyunun 148’ini AKP almış. Yayvantepe’nin 42 oyu ise DP’ye verilmiş.
Başka ilginç tesadüf ise davacı köylerden Yayvantepe’nin manastırın kurucusu olan
Mar Şemun’un doğduğu köy olması. Süryanice ismi
Kartmin olan ve eskiden sadece Süryanilerin yaşadığı köye Müslümanların ne zaman yerleştikleri tam olarak bilinmemekle beraber 18 ya da 19. yüzyıl olduğu tahmin ediliyor. Köyde eskiden
Mar Şemun kilisesi de bulunuyordu.
Süryaniler keyfi mi göç etti?Her ne kadar AKP’li milletvekili Süryanilerin keyiflerinden göç ettiğini ileri sürse de Midyat’ta Süryaniler, önce 1915’te öldürüldüler ya da göç ettiler. 1950 ve ‘60’larda yükselen ve 6-7 Eylülleri yaşatan ırkçı saldırılar, 1974-75’te Kıbrıs olayları nedeniyle gördükleri baskılar yüzünden göç ettikleri biliniyor. 1980’lerde 12 Eylül baskısı ve 1990’larda ise çatışmalı ortam nedeniyle bir kısım köyleri asker tarafından boşaltılan ve 2000’li yıllara kadar yasak bölge ilan edilen Süryanilerin göçünde, Hizbullah’ın tehditleri de etkili oldu. OHAL döneminde Midyat’ta yaklaşık 50 Süryani faili meçhule kurban gitti.
Kaynak:
Evrensel Gazetesi, Güncelleme Tarihi: 23 Aralık 2008