Avrupa Süryani Birliği Eski Başkanı (ESU) İskender Alptekin’in (49) ölümü, Süryanileri yasa boğdu. İsviçre’nin Zürich şehrinde geçirdiği ani kalp krizi sonucu hayatını kaybeden 2 kız çocuğu babası Alptekin’in cenazesi doğduğu Kafro (Elbeğendi) Köyü’nde gözyaşları arasında toprağa verildi. Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden İskender Alptekin’in taziyesi için yurt dışında yaşayan Süryaniler, Midyat’a akın etti. 1978 yılında İsviçre’ye göç eden ve burada yaşayan Alptekin’in genç yaşta hayatını kaybetmesiyle yasa boğulan akrabaları ve sevenleri ölümünün şokunu üzerlerinden atamıyor.

Cenaze törenine; Mardin Vali Yardımcısı A. Ferhat Özen, Midyat Kaymakamı Fatih Akkaya, Nusaybin Kaymakamı Ersin Emiroğlu, Kızıltepe Kaymakamı Osman Tunç, Mardin Müftüsü Mehmet Kızılkaya, İsveç, İsviçre, Belçika, Almanya, Hollanda, Suriye ve Midyat’ta bulunan din adamları, Süryani cemaat liderleri, dernek başkanları, Müslüman, Süryani ve Yezidi vatandaşlar katıldı. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de taziye mesajı gönderdi.

Yaşamı süresince sivil toplum alanında önemli görevler üstlenen, Avrupa ve bütün Ortadoğu’da Süryaniler tarafından çok takdir edilen ve değer verilen İskender Alptekin, dürüstlüğü, adaleti, barıştan yana olması, bölge halklarına saygılı davranışı ve Süryaniler arasındaki birlik ve beraberlik için yoğun çaba gösteren bir kişi olarak tanınıyor.

Midyat’a bağlı Kafro (Elbeğendi) Köyünde bulunan Meryem Ana Kilisesi’ndeki cenaze merasimini, Mardin ve Deyrulzafaran Manastırı Metropoliti Saliba Özmen ve Turabdin Metropoliti Samuel Aktaş ile Suriye’den gelen Matta Rohum ve Behnam Jajari düzenledi. Ağıtlar ve zılgıtlar eşliğinde dua ve ayinlerin okunduğu törende, Alptekin Süryani gelenek ve göreneklerine göre, aile kabristanında toprağa verildi. Cenaze törenine katılan herkese kilise çıkışında çörek ve mırra kahvesi ikram edildi. Taziyeler, metropolitler ve ailesi tarafından kabul edildi. Taziyenin üç gün devam edeceği bildirildi.

Midyat Kaymakamı Fatih Akkaya, “Sayın Alptekin burada defnedilmeyi arzu etmiştir. Çünkü bu topraklarda doğdu, buralarda yaşadı. Din bağını, dil bağını ve kültürünü bu topraklardan asla esirgemedi. Belki ömrünün daha uzun bir bölümünü AB’de geçirmiş olmasına rağmen hasret duyduğu özlem çektiği bu topraklara dönmeyi tercih etmiştir. Bu da bizim için bir mesaj ifade etmelidir diye düşünüyorum. Bu ölümün bizleri geri dönüşün bir başlangıcı olmasını dilemekten başka söyleyecek başka söz bulamıyorum. Bu vatan hepimize yetecektir. Türküyle, Kürdü’yle, Müslüman’ı, Süryanisi Yezidi’siyle kim olursan ol, biz Mevlana’nın çocuklarıyız, Yunus Emre’nin torunlarıyız. Çok sevdiğim Süryani cemaatine seslenmek istiyorum; ülkemizdeki sayımızı artıralım. Bu ülkenin ebru sanatına değer katalım. Biz mozaik değiliz, biz ebruyuz. Ve içinden kırmızıyı çıkartamazsınız ebrunun. Maviyi hiç çıkartamazsınız. Süryani’yi Ermeni’yi çıkartamazsınız. Kürdü türkü de çıkartamazsınız. O artık eser olmuştur. Tarihler yas tutarak hesaplaşarak yazılmaz. Tarih hep ileri akar, tarih hep önüne bakar. Sadece geçmişten ders alınabilir. O yüzden önümüze bakmalıyız. Bu ülkeyi tekrar dimdik ayakta tutabilmek için yine birlikte olmalıyız. Bizlerden hesaplaşmamızı isteyenler asla kendi vatandaşlarımız olmamıştır, hep başkaları olmuştur. Doğrudur, çok uzun yıllarca bu topraklarda çok acılar çekilmiştir ama acıların çekilmesinin bir sebebi vardır. Çünkü bu topraklar çok önemli topraklar ve herkesin gözlerinin üzerinde olduğu topraklardır. Bu kadar acı çekilmesini ben buna bağlıyorum.” dedi.

Beth Nahrin Ulusal Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Suphi Aksoy, bugünü bizimle paylaşmanızın önemli bir anlamı vardır. Bu fotoğraf bu tablo bu topraklarda yaşanan acılara mutlaka bir gün son verebileceğimizin güvencesini veriyor. Mezopotamya toprakları insanlığın ve kültürlerin beşiğidir. Hatta bu merkez olmasaydı bugün insanlık bu kadar yüksek bir seviyeye de ulaşmazdı. Kuşkusuz bunlar doğrudur. Fakat bir başka acı doğru varki oda bu topraklarda kin, nefret öfke ve düşmanlıkların ekilmesidir. Bu düşmanlıklar yüzünden nerde Süryani, Keldani, Asurî, Arami ve Ermeni halkı nerede? Kürt halkının durumu nedir. Diğer azınlıklar, mezhepler Yezidiler ne haldedir. Buralarda Yezidi köyleri vardı içinde kaç insan kalmıştır. Yani etnik olsun, dinsel veya mezhepsel olsun gerçekten acı olaylar yaşanmıştır. Ve bu topraklarda birçok yara açılmıştır. Bu yaralardan birisi de 1915 olaylarıdır. Şimdi 1915’te yaşanan gerçekliklerle Kürtler, Türkler bu konuda tarihleriyle yüzleşmeseler Süryaniler nasıl güvenebilirler, insanlık nasıl güvenebilir. Biz güven istiyoruz. Barış istiyoruz. Demokrasi istiyoruz. El ele vermek istiyoruz. Kardeşçe omuz omuza bu toprakları gerçekten bir cennete çevirebiliriz. Ve bugün dünyada çok güzel birlikler oluşuyor. Aslında AB’den önce bir Ortadoğu birliği olması gerekiyordu. Ortadoğu halkları bu gerçeği görmelidirler.” dedi

Köy Muhtarı Aziz Demir, “Çok değerli bir arkadaşımız bir liderimiz ve bir ebemizi kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Köyüne getirilmesine sevindik. Bu insanın yerini doldurabilecek az sayıda insan vardır.” dedi

Avrupa Süryani Birliği Eski Başkanı Fikri Aygür, “Vefat etmeden 2 gün önce kendisinden görevi devraldığım değerli büyüğüm Alptekin’in naaşı 30 yıl önce buradan canlı çıktı. İsteği üzerine cenazesi kendi köyünde toprağa verildi. AB’deki Süryaniler için Alptekin, çok önemli bir şahsiyetti. Onların haklarının savunucusu, onları bir arada toplayan onları AB’de temsil eden bir kurumun başıydı. Büyük katılımla ve hayalini kurduğu bir birlikteliğin sağlanmasıyla bugün onu uğurluyoruz, biz buradan büyük gurur duyuyoruz.” dedi

Mardin Müftüsü Mehmet Kızılkaya, “Sizler bizlerin kardeşlerisiniz, biz beraber bu yolculuğa koyulduk. Bu vatanda beraber doğduk beraber yaşıyoruz. Ferdi bir takım olaylar olmuş olsa da onları bizler din adamları olarak hiçbir zaman tasvip etmedik, etmiyoruz. Böyle bir şey olmamalı huzur içerisinde yaşamalıyız” dedi.

Mardin Vali Yardımcısı A. Ferhat Özen, “Üzüldüğüm nokta şudur ki genç yaşta hayatını kaybetmiş bu kadar faydalı bir insanın yaşasaydı ilerde sizlere daha da faydalı ve iyi hizmetler yapacağına kuşku yoktu. Buradaki tören de göstermektedir ki Süryanisi, Arabı, Kürdü ve Türk'üyle ve diğer etnik ve dini ırktan olan insanlarımızın hep bir arada kardeşçe bulunmasıdır” dedi.

Kaynak ve Fotoğraflar: Midyat Habur Gazetesi, Güncelleme Tarihi: 26 Mayıs 2010